Uyku Bozuklukları Merkezi

Uyku Bozuklukları Merkezi

Sorunlu bir uyku durumunun insan sağlığı üzerine olumsuz etkisinden dolayı(Hayatımızın üçte birinin uykuda geçtiği düşünüldüğünde) tüm uyku bozukluklarına teşhis ve tedavi imkânı sağlamak üzerine kurulmuş merkezlerdir.

Bu niyetle kurulan ve hizmet verilen uyku bozuklukları merkezleri kulak burun boğaz, göğüs hastalıkları, nöroloji ve psikiyatri branşlarının ortak çalıştığı nitelikli bir daldır. Merkeze başvuran hastalardan  detaylı tıbbi özgeçmiş alınmakta, fizik muayene sonrasında bazı testler  istenmekte veya gerekirse uyku laboratuvarında monitörize halde bir gece gözlemlenmek üzere uyku laboratuvarında uyumaları istenebilmektedir .

Uyku bozuklukları Merkezin ilgi alanına şu durumlar girer;

  • Horlama
  • Obstrüktif Uyku Apne Sendromu (OSAS)
  • Narkolepsi( Gündüz hep uyuklama hali)
  • Uyku Terörü
  • Kronik Uykusuzluk
  • Psikofizyolojik (Öğrenilmiş) Uykusuzluk
  • Uyku’ya Dalamama
  • Uyku’yu sürdürememe
  • Uykuda Yürüme(Uyur-Gezerlik)
  • Uykuda Periyodik Huzursuz Bacak Hareketleri

Uyku bozuklukları merkezlerinde yapılan testler;

  • Polisomnografi(uyku testi)
  • Polisomnografi ve EEG
  • Polisomnografi ve PAP titrasyonu
  • Çoklu uyku latans testi (MSLT)
  • BT, MR, Endoskopi
  •  Huzursuz bacak sendromu değerlendirme testi

 

Obstrüktif Uyku Apne Sendromudur (OSAS)

Bu hastalık grubunda en sık görüleni Obstrüktif uyku apkne sendromudur. Solunum durmasının(Apne) en sık belirtisi horlamadır. Bu durum uyku sırasında boğazda daralma olmasından kaynaklanmaktadır. Boğazda bademcikler, küçük dil, damak yapısı gibi darlık oluşturan nedenler dışında aşırı kiloluluk, alkol alımı, yorgunluk, uykusuzluk gibi durumlar da horlamayı arttırır.

Uyku sırasında boğazdaki tıkanıklıklar nedeniyle tekrarlayan solunumsal bozukluklar (nefes durması: apne, nefes azlığı: hipopne) gelişir.

Uyku sırasında solunumun tamamen kesilmesi veya önemli ölçüde azalması nedeni ile uyku bölünmesine ve kandaki oksijen oranında düşmeye neden olur. Soluk alamama uyanma ile sonlanır, solunum tekrar başlar. Uyanıklık sinir sisteminde uyarılara, ilgili sinir sisteminin kalp ve damarlar üzerindeki etkisi, kardiyak aritmeler, pulmuner hipertansiyon gelişmesi, kalp yetmezliğine ve kan basıncında yükselmeye neden olur. Uykunun bozulması ayrıca metabolizma ve cinsel işlevleri de etkiler. Dolayısıyla obstrüktif uyku apne sendromu birçok vücut sistemini ilgilendiren önemli bir sağlık sorunudur.

Hastalar sıklıkla gürültülü şekilde horlar, sabah uykularını alamamış, dinlenmemiş şekilde uyanır. Uykusuzluk nedeni ile zihinsel yetilerinde bozulma, gün içinde uykululuk gibi yakınmalar gelişebilir.

Horlama veya obstrüktif uyku apnesi(OSAS) durumunda yapılan tedavi cerrahi ve  CPAP’tan (Continious Positive Air Pressure) oluşur.

Kulak burun boğaz hekimi tarafından yapılan horlama cerrahisinde; 

  • Dil kökü cerrahisi,
  • Yumuşak damak ve tonsil operasyonu,
  • Adenoidektomi gibi nazofarenks cerrahisi,
  • Konka küçültme, polipektomi, septum veya valv cerrahisi 

gibi cerrahi kombinasyonlar yapabilmektedir.